Yenilikçi, Klasik, Moda, Köklü, Yeni, Heyecanlı, Asil, Lüks
Hangisi?
Sizi bilmem ama bana heyecan verenin, yenilikçi markalar olduğunu keşfettim. Zaman içinde marka konularına daha farklı yaklaşmayı öğrendim. Yenilikçi, teknoloji ile bağlantılı, tasarımı farklı, gençlerin üretimini hissettiğim ve gençlere yönelik ürün markalarının beni daha çok etkilediğini fark ettim.
İletişim olmadan marka olunmuyor
AppleStore’a son yıllarda farklı ülkelerde defalarca girdim. AppleStore her zaman ilgimi çekti ve mutlaka ziyaret etmek için programımda zaman ayırdım.
Bir markanın tüketiciyle buluşma noktasında bazı kırılımları bulunuyor. Tüketici genel marka algısına baktığı gibi, aynı marka algısına sahip aynı ürünü üreten iki kuruluş arasında kendi ruhuna iyi geleni seçme lüksüne her zaman sahip. Bu nedenle de kuruluşlar tüketiciye ürünün yanında bir de pakete yerleştirdikleri yüz gram ruh, kısaca aşk satıyorlar…)))
Apple dünya üzerinde bir marka heyecanı yaratıyor. Yıllardır gözlemliyoruz, dünyadaki iletişim çalışmaları çok etkileyici. Düşünsenize, merkezde yaratılan heyecan halkalar halinde dünyayı sarıyor. Gençler için Apple ürünleri bir zirve, sahiplerse şanslılar, değillerse hayallerinde sahip oluyorlar.
Diğer yandan, AppleStore’lara en son ne zaman girdiniz bilmiyorum ama, ben geçen ay üç mağazaya girdim. Tıpkı bankalar gibi, önce sıra numarası aldım, sonra içeri girdim, ürünlere baktım, incelemek istediğim ürün için yakışıklı, güzel, güler yüzlü, bilgili, çoğunluğu üniversite öğrencisi olan satıcılardan birinden randevu aldım, sıram gelince de ürünle ilgili bilgi aldım. Ancak, bana verilen sipariş nedeniyle alma kararını hemen veremeyince, bana ayırdığı süre dolduğu için ayrıldı ve ben yeniden randevu sırasına girdim. Sonra tekrar görüşme ve sonuçlandırma…
Çalışanlar bir markanın ruhu
Aslında çalışanlar bir markanın ruhu, heyecan yaratmada onların payı çok büyük. Marka elçisi onlar aslında. Bu heyecanı onlara yansıtabilmek de onları yakalayabilmekle mümkün. Marka bağımlılığını sağlamak, sahiplenilmesini, bütünleşmeyi sağlamak önemli. Müşteri önemli ve memnun edilmesi her geçen gün zorlaşıyor. Daha çok talepkar müşteri haline dönüşüyor. Markalar da müşteri memnuniyetine, neredeyse ürün kadar önem vermek ve zaman ayırmak zorunda kalıyorlar. Çünkü her bir müşteri yeni müşterileri yaratıyor.
Dünyadaki bir yeni model de, kendi ülkesinde sanayi kurmadan, sadece hizmeti yöneterek marka sahibi olmak. Özellikle tekstil ve elektronikte üretimler Çin, Pakistan ve Hindistan’a kaymış durumda. Elinize aldığınız her ürün Çin malı. Hatta tekstilde Çin kadar olmasa bile Türkiye’de önemli bir üretim merkezi. Türk tekstilci, kendi dünya markası değil ama, dünya markasının ürününü üretiyor.
Marka heyecanından bir anda buralara geldik.
Ama heyecan, her zaman her işte önemli. Dilerim, sizin heyecanınız hiç bitmez, heyecan bireyi her zaman yeniliyor ve gençleştiriyor.