Stoklar… Kriz… Beklentiler…
Kriz bir geldi, pir geldi derler ya, aynen öyle oldu.
Otomotiv satışlarının ortalama olarak en fazla olduğu bu dönemleri kriz vurdu geçti. Beklentiye göre stoklarını ayarlayan otomotiv üreticileri ve bayiler, kriz karşısında suskunluğa gömüldüler. Diğer yandan, satışları teşvik edecek kampanyalar, tam da parası olan için süper fırsatlar sunmaya başladı.
Otomotiv sektörü öyle bir sektör ki, ana üreticide üretime ara verildiği zaman, sektöre hizmet veren bütün alt sektörlerde işçi çıkışı başlıyor, evlere kadar yansıyan krize dönüşüyor. Üretici sektör yöneticileri ile konuşmalarımızda, işyerinin devamlılığını, istihdamın devamlılığını nasıl sağlayacaklarını, ne kadar süreyle sürdürebileceklerini düşündüklerini belirtiyorlar. Diğer yandan, ithalatçılarda ise dünya krizinin getirdiği maliyetlerin yüksekliği ile, stokların erimesi sonrasında yeni araçların hangi fiyatlardan piyasaya sunulacağının sıkıntısı dile getiriliyor.
Üreticiler ayrı dertli, çalışanlar ayrı dertli… Ancak, ortak bir görüş var ki, o da hükümetin krizi iyi yönetemediği, kararları zamanında alamadığı ve sektörü daraltmak yerine yeni kararlarla önünü açacak kararların alınmadığı.
Kriz, sadece otomotiv sektöründe değil elbette… Bütün sektörler birbirini takip eder şekilde krizle boğuşmaya başlıyor. Yeni yıl yeni beklentiler, yeni kararlar. Bakalım nasıl bir yol izlenecek, nasıl bir gelişme görülecek.
Bütün sektörlere bir ışık gerekiyor, yolları açık olsun…